Otistik Bozukluk Nedir? | ||
Otistik bozukluk; 3 yaşından önce başlayan, şiddeti ve belirtileri bireysel farklılıklar içeren ve yaşam boyu süren, kişinin iletişim becerilerini, davranışlarını ve sosyal yaşamını olumsuz yönde etkileyen bir yaygın gelişimsel bozukluktur. Otistik bozukluk bir spektrum (yelpaze) bozukluğudur. Bir başka deyişle belirtiler her bireyde farklı şekilde ve şiddette gözlenebilmekte ve bozukluk kendini çok hafiften çok ağıra doğru farklılaşan düzeylerde gösterebilmektedir.
Otistik Bozukluğun Güçlük Alanları Nelerdir?
Otistik çocukların çoğunda sosyal etkileşim bozukluğu oldukça belirgindir ve bu bozukluk hem bozulmanın şiddeti hem de sayısı açısından normal popülasyonun dışına çıkmaktadır. Otistik çocukların çoğunlukla künt bir yüz ifadeleri vardır. Yaşıtlarının aksine yaşıtları ile sosyal etkileşime girmezler ve yalnız başlarına oynamayı tercih ederler. Diğer insanlarla ilgilerini paylaşma ve eğlenme eğiliminde değildirler. Ebeveynler çocukları ile ilgilendiklerinde, çocuk çok az ilgi gösterir ya da hiç ilgi göstermeyebilir. Sosyal olarak otistik çocukların başkaları ile etkileşimi oldukça zayıftır, hatta yakın akrabalarını bile görmezden gelebilirler. Otistik çocuklar ya çok kısa süreli göz kontağı kurarlar ya da hiç göz kontağı kurmazlar. Bazen sanki bulundukları yerde değillermiş gibi bir duygu yaratırlar ve bazen de karşılarındaki insanları delip geçen bakışları olduğu görülür.
İletişimde Niteliksel Bozulma
Otistik çocuklar el-kol hareketleri gibi iletişim yollarını kullanmazlar. Genelde bir ihtiyaçlarını anlatmak istediklerinde, karşılarındaki kişiyi fiziksel olarak yönlendirirler. Cümle kurabilen otistik çocuklar da genellikle başkaları ile iletişimi başlatmada ve sürdürmede güçlük çekerler; ya konuşmayı kendi tekellerinde sürdürürler ya da karşılarındaki kişi onlara soru sormazsa konuşmayı keserler. Otistik çocuklar genellikle televizyon reklamlarından, programlarından, şarkılardan, müzik kliplerinden ya da tanıdıkları yetişkinlerden duydukları kelime ve cümleleri tekrarlarlar. Ekolali verilen bu sözel tekrarlayıcı taklitte çocuk, genellikle ifadeyi nasıl duyduysa aynı ton ve ahenkle tekrar eder. Otistik çocukların dil kullanımlarında görülen bir diğer olağandışı özellik zamirlerin yer değiştirilerek kullanılmasıdır. Çocuk kendisini ifade etmek isterken “ben” yerine “sen” i kullanabilir. Otistik çocukların yalnızca dil gelişiminde gerilik yoktur, aynı zamanda dil geliştiğinde de olağandışı olabilmektedir. Otistik çocukların oyunları aşırı düzeyde odaklanan ve böylece onu diğer etkinliklerden yoksun bırakan niteliktedir. Trenler, arabalar gibi oyuncak taşıtlar, rakamlara düşkünlük ve mağazaların reklam logolarına ilgileri bazı sık görülen sınırlı oyunlardandır. Sınırlı, Yineleyici ve Basmakalıp Davranışlar, İlgilenme Düzeyleri ve Faaliyetler
Otistik çocuklar ellerini kanat gibi çırparak ileri geri koşma ve/veya kendi etrafında dönme, ellerini sallama, bir nesneye sürekli vurarak ses çıkarma, sallanma, oyuncak bir arabanın tekerleklerini döndürme ve bu hareketi izleme, nesneleri sıralama gibi yineleyici davranışlarda bulunurlar. Bu tip davranışlarla yoğun bir içsel tatmin elde ettikleri görülmekte ve bu tür yineleyici davranışlar kendi kendini uyarım olarak nitelendirilmektedir. Yukarıdaki tipik belirtilerin gözden geçirilmesi, otizm tanısı koyulması için yeterli değildir. Otizm tanısı konunun uzmanları tarafından, ayrıntılı değerlendirme yapıldıktan sonra koyulabilir. Otistik Bozukluğun Görülme Sıklığı Nedir? Otistik bozukluğun dünyada görülme sıklığı ırk, kültür ve sosyoekonomik düzey ayırt etmeksizin, yaklaşık olarak yüz elli çocukta birdir. Erkek çocuklarda kız çocuklara oranla 4 kat daha fazla görülmektedir. Bunun yanı sıra kız çocuklar erkek çocuklara oranla otistik bozukluğun belirtilerini daha ağır yaşamaktadırlar. Otistik Bozukluğun Nedenleri Nelerdir? Otistik bozukluğun nedenleri konusundaki çalışmalar ve araştırmalar devam etmekte ve henüz kesin nedeni ya da nedenleri bilinmemektedir. Ancak otistik bozukluğun birden çok nedeninin bulunduğu görüşü ağırlık kazanmaktadır. Son yıllarda araştırmacılar genetik, yapısal (beynin bazı bölümlerindeki farklılıklar) ve doğum öncesi, doğum sırası ve doğum sonrası dönemleri etkileyen dış etkenler üzerinde yoğunlaşmaktadır.
Otistik bozukluğu olan çocukların pek çoğu davranış problemleri geliştirmektedir. Bu davranış problemlerinin nedenleri başlıca şu dinamiklere bağlanabilir:
Otistik Bozukluğu Olan Çocuklarda Görülen Davranış Problemleri Davranış problemleri otistik bozukluğu olan çocukların gelişimlerini ciddi düzeyde engellemekte, yaşamlarını daha da zorlaştırmaktadır. Otistik bozukluğu olan çocuklar engellendiklerinde, rutinleri bozulduğunda, kendilerini ifade edemediklerinde, başarısızlık duygusunu yaşadıklarında, istekleri yerine getirilmediğinde, v.s. diğer insanlara, nesnelere ya da kendilerine karşı problemli davranışlarda bulunabilirler. Bu davranış problemleri; eşyalara zarar verme, diğer insanlara vurma, tükürme, onları ısırma, saç çekme şeklinde olabileceği gibi kendi kafasına vurma ya da kafasını duvara, yere, bir nesneye vurma, kendini ısırma, kendini yerlere atma, çığlık atma, sık sık ağlama gibi çocuğun kendini inciten davranışlar şeklinde de olabilmektedir. Davranış problemlerini değiştirmeye yönelik yöntemlere karar vermeden önce, probleme dair altında yatan nedenleri anlamaya çalışmak oldukça önemlidir. Ancak bu her zaman mümkün olmayabilir. Bu durumda da davranışı değiştirmeye yönelik bir planla duruma müdahele etmek uygun olacaktır. Bu davranışları değiştirmek için de bilişsel-davranışçı yöntemlerden yararlanılmaktadır.
Otistik Bozukluğa Eşlik Edebilen Diğer Bozukluklar Nelerdir? Zeka Geriliği: Otistik bozukluğa sahip bireylerin %70’ inde zeka geriliği de görülmektedir. Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu: Otistik bozukluğu bulunan bireylerin çoğunluğunda dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu da görülmektedir. Otistik bozukluktaki başlıca sorunlardan birinin dikkatle ilgili olduğu düşünülmekte, dolayısıyla otistik bozukluğun dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu ile az da olsa bir bağlantısı olduğu düşünülmektedir. Epilepsi: Otistik bozukluğu olan bireylerde epilepsi görülme oranı %4 ile %32 arasındadır. Otistik bozukluğu olanlarda ciddi EEG anomalileri sık olup, uykuda, değişik zamanlarda ya da daha sık yapılmış kayıtlarında bozukluğa rastlama oranı %80 olarak bildirilmiştir. Fragile X Sendromu: Genellikle zeka geriliğinin de bulunduğu genetik bir bozukluktur. yaygın gelişimsel bozukluğa sahip çocukların yüzde bir ile yüzde üçü arasında görülmektedir. Tüberoz Skleroz: Zihinsel yetersizlik, nöbetler, deri lezyonları (hasarları) ve kafa içinde nodüller gibi geniş klinik durumların görüldüğü, ender rastlanan bir sendromdur. Fenilketonuri: Proteinli gıdalarda bulunan fenilalanin isimli bir maddeyi metobolize edilemez ve buna bağlı olarak kanda ve diğer vücut sıvılarında artmış olan bu madde ve onun atıkları çocuğun gelişmekte olan beynine zarar verir. Dolayısıyla çocuğun ileri derecede zeka gerisi olmasına ve sinir sistemini ilgilendiren daha bir çok belirtinin ortaya çıkmasına neden olur. Fenilketonuri tedavi edilmezse yaygın gelişimsel bozukluk ile ilişki gösterebilir. Yemek Yeme Problemi Olan Otizmli Çocuğumuza Nasıl Yaklaşmalıyız Yemek yeme problemi otistik bozukluğu olan bazı çocuklarda, aşırı kısıtlı bir gıda türünü tercih etme şeklinde olabileceği gibi, bazılarında da, katı gıdaları yememek konusunda ısrar etmek şeklinde olabilir. Çocuğun yeni bir gıdayı denemesini sağlamak oldukça güçtür. Yeme problemleri karşısında uygulanabilecek en uygun yöntem, çok ısrarcı olmamak kaydıyla, yeni gıdaları sürekli çocuğun gözünün önünde bulundurmak olacaktır. Böylelikle çocuk yemediği gıdalara dokunma, hatta gerekiyorsa onları eline alıp bakabilme, sıkma, oynama şansına sahip olabilmelidir. Zaman zaman da çocuğun yemekten hoşlanmadığı gıdaları, yediği gıdalar arasına az miktarda karıştırmak ya da önce istemediği gıdadan bir parça ısırmasından sonra cips gibi sevdiği bir yiyecek vermek, gibi yollar yararlı olabilmektedir. Otistik bozukluğu olan bazı çocuklarda yaşanan yemek problemi de, belli bir yemeği bitirebilecek süre kadar masada oturamamalarından kaynaklanır. Çocuğu bir öğün boyunca masada oturtmanın zor olduğu durumlar için, önce yemek dışı zamanlarda onun masada oturmasını sağlamak gerekmektedir. Bunun için zaman zaman onu masada oturtup, sadece kraker, bisküvi, kek gibi çocuğun sevdiği bir yiyeceği vererek kalkmadan yemesini sağlamak bir oturma alıştırması olarak kullanılabilir. Eğitim çalışmasına başladıktan sonra, masada yapılan birebir çalışmaların sonucunda, çocuğun yemek için oturması da kolaylaşabilmektedir. Otistik Bozukluğu Olan Bir Çocukla İletişim Kurarken Özen Göstermemiz Gereken Kurallar
Otistik Bozukluğun Tedavisi Otistik bozukluk şu anda sahip olduğumuz bilgi ve yöntemlerle tamamen tedavi edilebilir bir bozukluk değildir. Ancak otistik bozukluğu olan bireye uygun olarak düzenlenmiş bir beceri geliştirme programı ve gerekli görüldüğünde buna ek olarak destek olacağı düşünülen ilaç tedavisi ile bireyin var olan potansiyeli içinde mümkün olan en üst düzeye ulaşması sağlanabilmektedir. Otistik Bozukluğu Olan Çocuklar İçin Psikososyal Beceri Geliştirme Programı Otistik bozukluğu olan çocuklar için program hazırlarken, bu benzerlik ve farklılıkları bilmenin gerekli ancak yeterli olmadığını düşünüyoruz. Tanısal özellikler bizlere, nelerin yetersiz olduğunu, nelerin farklı olduğunu açıklar ancak bunların nasıl giderilebileceğini açıklamaz. Bu nedenle bizlerin, bu bilgilerin yanı sıra otistik bozukluğu olan bir çocuğun dünyayı nasıl anladığı, çevresinde olan biteni nasıl anlamlandırdığı, anladıkları karşısında nasıl davrandığı, nasıl düşündüğü, nasıl algıladığı ve nasıl öğrendiğini bilmemiz de gereklidir. Aile ile Görüşme Otistik Bozukluğu Olan Bireylerin Hakları Otizmli insanlar; avrupa nüfusunun sahip olduğu, kendileri için uygun ve yararlı olan bütün haklara aynen sahip olmalıdırlar. Bu haklar, her ülkede yapılacak yasal düzenlemelerle, özendirilmeli, uygulanmalı ve korunmalıdır. Zihinsel Engelli Kişilerin Hakları (1975) ve Engelli Kişilerin Hakları (1975) konulu Birleşmiş Milletler Bildirgeleri ve İnsan Hakları konusundaki diğer ilgili bildirgeler dikkate alınmalı ve bunlara otistik bireylere ait olarak aşağıdakiler eklenmelidir. Otizmli Kişilerin;
hakları vardır. |